Ürünlerimizi Nasıl Yetiştiriyoruz?

“BİR ÇİFTLİK, ANCAK KENDİ KENDİNE YETEN BAĞIMSIZ BİR VARLIK, ÖZGÜN BİR İŞLETME OLARAK DEĞERLENDİRİLDİĞİNDE, TAM ANLAMIYLA BENLİĞİNİ BULMUŞ, ÖZÜNE KAVUŞMUŞ DEMEKTİR.”

Agriculture, Rudolf Steiner 1924

 

HEPİMİZ ÇİFTÇİYİZ ASLINDA!

Bu konuda sürekli sorular almaktayız. Dolayısıyla söylemek istediğim öncelikle şudur: ‘Tarım bir yaşam şeklidir ve herkes tarafından bilinmelidir. ’

‘Biz biyodinamik çiftçiler ‘Tabiatın ritimleri’ ile çalışıyoruz….’

Biyodinamik tarımı en belirgin ana hatlarıyla tanımlar isek;

  • Biyodinamik tarım kimyasal gübrelerin ve bitki koruma ürünlerinin kullanılmadığı,
  • Hayvan refahının açık  ahırlar ve uygun bakım koşullar ile ön planda tutulduğu,
  • Doğanın güçleri ile birlikte çalışırken yalnızca iklim, su ve topraklarımızı korumakla kalmayıp, aynı zamanda tüketicinin sağlığıklı beslenmesini ve nihayet ‘torun dostu’ bir gelecek hazırlamayı hedefleyen en kadim ve en saf üretim şeklidir diyebiliriz.

Bu saydığımız ilkelere bağlı kalarak üretimimizin her aşamasına titizlikle eğilmekteyiz. Şöyle ki;

Çiftliğimizde toprağı canlandırmak üzere homeopatik preparatlar kullanmaktayız. Bu preparatları şifalı bitkilerden belli mevsimlerde hazır ederek fermente olmaları için toprağın altına gömmekteyiz. Gerekli süre geçtikten sonra evrenin güçlerini absorbe ederek faaydalı duruma geçen preparatları topraktan çıkartarak  toprak verimliliğini arttırmak, bitki gelişimine destek olmak, kompost hazırlamak ve zararlılarla mücadele etmek üzere kullanırız.

Evrendeki gök cisimlerinin dünya üzerindeki hareketlerini izleyerek tarımla ilgili olarak yorumlayabildiğimiz ‘Maria Thun – Biyodinamik Takvimi’ sayesinde ekim, dikim, hasat, koruma, gübreleme, depolama gibi temel tarım uygulamalarımıza yön vermekteyiz.

Amacımız, tüm kaygılardan uzak yalnızca doğru ürünler üretmek ve biyodinamik tarımı elimizden geldiğince diğer insanlara öğretmek!

 

Gezegenimizin devamlılığı için ‘TOPRAKLARIMIZI KORUMAKLA MÜKELLEFİZ.’

‘Herşey  sağlıklı toprakla başlar ve idünaynın devamlılığı toprağın korunması ile mümkündür.’

Biyodinamik tarımın hedefi toprağın canlandırılmasıdır. Ürünler, ancak ve ancak yaşayan bir toprakta besin değerlerini yitirmeden insan metabolizmasına fayda sağlayabilecek yapıda  büyüyebilmektedir.

Kuruluş yılımız 2014’ten beri, çiftliğimizdeki ürünleri tamamen biyodinamik yöntem uygulamalarına bağlı kalarak yetiştirmekteyiz.

Firmamız, TR ve AB standartlarına uygun bir Organik Sertifikasına ve Demeter Biyodinamik Tarım Sertifikasına sahiptir. Kuruluşumuzdan itibaren yalnızca biyodinamik tarım uygulamaları doğrultusunda, Demeter danışmanımız Sn.Hans Supenkaemper’in değerli katkıları ile bugünlere ulaşmış ve ihracata yönelik üretim yapma aşamasına gelmiştir. Demeter, biyodinamik yöntem kullanılarak üretilen gıdaların ilk ekolojik markasıdır. Bu esasla üretilen gıdalar, konvansiyonel ya da organik yöntemle üretilen gıdalardan besin açısından çok daha kaliteli , üstelik çok daha lezzetlidir. Bu kaliteyi değişmez kılmak amacıyla, Biyodinamik olarak yetiştirilen gıdalar için sertifikasyon programı hazırlayan Demeter, 1928 yılında kurulmuştur.

Bizim çiftliğimizin de hedefi, mümkün olduğunca dış girdi miktarını minimum ölçüde tutarak kendi kendine yeter hale gelmektir. Şartlar elverdiğince bunu gerçekleştirmek üzere elimizden geleni yapmaya çalışmaktayız.

Dört yıl önce kuruğumuz  ikinci çiftliğimizde  hayvanlarımız için GDO suz ve hibrit olamayan tohumlardan biyodinamik ot ve tahıl yetiştirmekteyiz..

 

KOMPOSTUMUZU KENDİMİZ ÜRETMEKTEYİZ

Kendi çiftliğimizde yetiştirdiğimiz inek, koyun ve tavuk gübrelerini diğer organik maddelerle de zenginleştirmekteyiz. Yukarıda saydığımız homeopatik kökenli bitkileri komposta aşılayarak 6-8 hafta gibi kısa bir süre sonunda çok kıymetli bir kompost elde etmekteyiz.

Kompost yapımı, biyodinamik tarımın temelidir. Kompost hazırlarken çoğunlukla arazimizin çeşitli yerlerinde mevsimine  özgürce biten bazen de bir mevsim öncesinde topladığım tohumlarını saçtığım bitkilerden elde etmekteyiz. Bu şifalı bitkileri, evrenle uyum içersinde çalışan  hayvanlar alemi, dünya ve yılın döngüsü benzersiz bir süreçle dönüştürür. Tüm bu dinamikler bir arada iyileştirici nitelikleri daha da güçlendirir, faydalı bakteri ve mantarların büyümesini teşvik eder ve kompostun gelişimine rehberlik edecek güçlü konsantre maddeler oluşturur. Biyodinamik preparatlar, azot ve diğer besin maddelerini stabilize ederek, mikrobiyal çeşitliliği çoğaltarak ve kompostlama sürecine daha fazla duyarlılık getirerek kompostun kalitesini güçlendirir. Biyodinamik kompost, toprak ömrünü ve stabil organik maddeyi artırırken, toprağın tüm çiftlik organizmasına ve daha geniş etkilere uyum sağlamasına yardımcı olur.

 

 

Tohumlarımız

Üretimimizde kullandığımız tohumlar, ‘Demeter Sertifikalı’ biyodinamik tohumlardır. GDO’lu ya da HIBRID Tohum kullanmamız Demeter Standartlarına göre yasaktır. Bu tohumları  kendi ürettiğimiz bitkilerden elde ediyoruz. Bir anlamda kendi tohumlarımızı kullanarak üretmeye devam ediyoruz.

 

Tohum sadece toprağa atmakla ve üzerine su vermekle bitki yetiştirdiğimiz basit bir malzeme değildir. Kullanılan tohumun ölen bir bitkiden yeni bir hayat elde etmeye yarayacağını ve doğa kanunlarına göre var olacak yeni bitkinin dünya üzerindeki yaşamın devamlılığı için elzem  olduğunu anlamak şarttır.

Rudolf Steiner ‘Tarım Kursu’ kitabında tohumun oluşum evrelerinin komplike gelişimini nasıl bir kaos sonucu sağlıklı bir bitkinin topraktan yükseldiğini ayrıntılı olarak anlatmıştır. Bitki toprağın altından yukarıya yükselir!

Bir tohumun gelişimi de tıpkı bir embriyonun gelişimine benzer.

Annenin vücudunda bulunan embriyo, güneş ve ay kuvvetlerinin kutupsal biçimlendirme etkisinin altındadır.

Rudolf Steiner, MATERIALISM AND THE TASK OF ANTHROPOSOPHY (Anthroposophic Press, 1987), pp. 240-241. [R.R. sketch, 2009, based on illustration on p. 241.]

Demeter Biyodinamik Tohumlar hakkında;

Temiz topraklarda doğru tohumlar kullanılarak  yetiştirilen bitkiler, canlılık, lezzet ve besin değerini artırmıştır. Biyodinamik çiftçi daha sonra bu  bitkilerinden tohumları toplar ve onları çıktıkları toprağa yeniden eker, böylece Biyodinamik büyüme döngüsünü tamamlar. Bir çiftliğin kendi kendine yete olarak bireyselleşmeye gitmesinden kast edilen bu tür faaliyetleri olabildiğince gerçekleştirmesidir.

Tohum bir kültürdür….

Binlerce yıl önce, insanlar daha sonraki bir aşamada onları yeniden canlandırmak için tohum toplamaya başladılar. Tarım doğdu. Bunu yaparak, avcı-toplayıcı sadece kademeli olarak bir çiftçi olmakla kalmadı, aynı zamanda bir yetiştirici oldu. Takip eden bin yılda, sayısız çiftçi ekili bitkiler yetiştirdi ve seçti. Bugün hala bu bitkiler geliştiriliyor ve gelecekte de çocuklarımıza kültürel miras olarak aktarmaya devam edeceğiz. Tohum, gıda üretimi için temel materyalden çok daha fazlasıdır;  insanlık için büyük bir kültürel değer taşımaktadır. Bu nedenle, tohum konusundaki yaklaşımımızı şu şekilde ifade etmek isterim; amacımız  çiftliğimizde saf nitelikte kendi tohumlarımızı elde ederek sürdürülebilir yetiştirme yöntemlerini teşvik etmek ve bitkilerde her türlü genetik modifikasyonu reddederek yolumuza devam etmektir.

Diyeceğim;

Genetik manipülasyon, endüstriyel tarımsal üretim yöntemleri ve doğa kanunlarına aldırış etmemenin tümü, son zamanlarda gıda güvenliği konusunda halkın endişelerinin artmasına yol açtı. Sonuç olarak, organik tarım yöntemlerine olan ilgide buna paralel bir artış var. Rudolf Steiner tarafından 1920’lerde kurulan , toprağı zenginleştirmek ve gıdayı canlandırmak için özel preparatlar hazırlanarak, doğanın ritimleri ile uyum içerisinde kozmik ve dünyevi güçlerle birlikte  çalışılan biyodinamik tarım yaklaşımı organik tarımın çok daha ötesinde bir gelişimidir.

                                                                                         Tohumlarımızı özenle ekmekteyiz…

KOMPOST ÇAYI:

Çimleme aşamasından hasada kadar, yalnızca çiftliğimizde ürettiğimiz kompost çayını ve atık bitkilerden yaptığımız sıvı kompostu kullanmaktayız.

Hastalıklarla mücadele işi için ise, çoğunlukla ayın hareketlerini takip ederek ısırgan otu ve atkuyruğu çayı hazırlamaktayız.

İŞİN SIRRI KOMPOST ÇAYI!

 

BİYODİNAMİK TARIMDA ÇİFTÇİNİN GÖREVİ, TOPRAĞIN YAPISINI ANLAMAK, ÖZENLE İŞLEMEK VE İHTİYAÇLARINI GİDERMEKTİR. VERİMİ ARTTIRMAK İÇİN İLK YAPILMASI GEREKENLER İŞTE BUNLAR…ÇİFTÇİ VE TOPRAK BİRBİRİNİ DUYMALI!

EKİLEN HER BİR TOHUM KÜÇÜK BİR DÜNYA! EVREN VE TOPRAK, ONU ŞEKİLLENDİRMEKTE, BESLEMEKTE VE BÜYÜTMEKTEDİR. YERYÜZÜNDEKİ BESİN ZİNCİRİNİN DEVAMLILIĞI, BU MİNİK TOHUMLAR SAYESİNDE GERÇEKLEŞMEKTEDİR. TOHUMUN YAPISI, GÖKYÜZÜ VE YERYÜZÜ GÜÇLERİYLE ÖYLE İNANILMAZ, ÖYLE MÜKEMMEL BİR AHENK İÇİNDE Kİ…İNSAN METABOLİZMASINI BESLEYECEK TOHUMLARIN KAZANDIĞI NİTELİK İŞTE BU KADAR ÖNEMLİ…

DOĞRU TOHUMLAR, DOĞRU BESLENME DEMEKTİR; TEMEL İHTİYACIMIZ İŞTE BU!